Kritik Hastalarda Anemi ve Kan Transfüzyonlarının Değerlendirilmesi
Özet
ÖZET Amaç: Yoğun bakım ünitesindeki (YBÜ) kritik hastaların takibinde aneminin, morbidite ve mortalite üzerine etkileri tartışılmakla birlikte yapılan çalışmalarda transfüzyon eşik değeri sürekli değişiklik göstermektedir. Çalışmamızda kritik hastalarda anemi varlığında yaklaşım ve tranfüzyon pratiğini değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Prospektif ve gözlemsel olarak planlanan çalışmamıza, İstanbul Tıp Fakültesi YBÜ’de 15/05/08-15/11/08 tarihleri arasında yatan 167 hasta dahil edilmiştir. Transfüzyonların en büyük nedeni (%62,7) düşük hemoglobin (Hb) olarak tespit edilmiş ve %90’a yakını ilk üç günde yapılmıştır. Ünitemizde günlük tetkik amaçlı alınan kan miktarı, YBÜ günü başına ortalama 19,2 ml olarak bulunmuştur. Çalışmamızda saptadığımız pretransfüzyon Hb değeri 7,6 olmakla birlikte, 2/3 gibi büyük oranda transfüzyon eylemi, Hb değeri 7-10 arasında iken yapılmıştır. Bulgular: YBÜ’de transfüzyon yapılanların yapılmayanlara göre daha uzun süre kaldıkları, ölüm oranlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Hastalara transfüze edilen eritrosit süspansiyonu sayısı arttıkça, mortalite oranlarının da arttığı saptanmıştır. Ayrıca bulduğumuz bu düşük flebotomi miktarının bile literatürler ile paralel olarak, anemiye olumsuz katkısı olduğu kanısındayız. Transfüzyon kararlarının çoğunun hekimin hastaya özgü klinik yaklaşımla verdiği kararlarla uygulandığı, eşik Hb değerinin önemsenmediği gözlemlenmiştir. Sonuç: Hekimler, hastaların bireysel olarak anemiyi kompanse ve tolore etme yeteneğini hesaba katmalı, transfüzyon endikasyonunu belirlemelidir. Transfüzyonun; immunolojik ve inflamatuar sonuçlarıyla birlikte risk ve yararları düşünülerek en uygun nokta belirlenmelidir. ri ş a z. ni SUMMARY Objective: In follow up of critically ill patients that are in intensive care unit (ICU), the effects of anemia on morbidity and mortality are controversial and transfusion threshold values vary in studies. In our study, we purposed to assess approach and transfusion practice in anemia existence in critically ill patients. Material and Method: In our study that was planned prospectively and observationally, 167 patients staying in İstanbul Faculty of Medicine ICU between 15 May 2008- 15 November 2008 were included. Low hemoglobin (62.7%) was found to be a major reason for transfusions and nearly 90% of them were made in first three days. In our unit, daily blood amount for analysis purposes was found to be 19.2 ml. per ICU. In our study, however pretransfusion Hb value was found to be 7.6, two third of transfusions was made when Hb value was between 7-10. Results: In ICU, it was found that the patients underwent transfusion stayed longer than the other patients and their mortality rates were higher. Mortality rates were found to be increased more and more, as erythrocyte suspension transfused to patients increased. Furthermore, we think that even this phlebotomy amount that we found contributes anemia negatively, in parallel with the information in the literature. It was observed that most transfusion decisions were applied with the decisions that physician made with clinic approach special to patient and threshold Hb value were not cared. Conclusion: physicians should regard patients’ individual compensation and tolerance capacities and determine transfusion indication. The most appropriate point should be determined regarding risks and benefits of transfusion as well as its immunological and inflammatory its results.
Kaynak
Türk Yoğun Bakım Derneği DergisiCilt
12Sayı
2Bağlantı
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRjNE1UQXpNdz09http://hdl.handle.net/11446/1399