Adli Tıbbi Açıdan Lazarus Fenomeni: Bir Olgu Sunumu
Özet
Oto-resüsitasyon veya bilinen terminolojisi ile Lazarus fenomeni kardiyo-pulmoner canlandırma (CPR) çabasının sona erdirilmesinden bir süre sonra spontan dolaşım ve solunumun dış müdahale olmaksızın geri gelmesidir. Konu tıbbi literatürde çok az yer almaktadır. Bir görüşe göre hekimler tıbbi uygulama hatası iddialarına muhatap olmamak için olgu sunumu yapmakta isteksizdirler. Seyrek rastlanan ve ilgi çekici bir durum olduğundan gerçekleştiğinde basına da yansımaktadır. Adli Tıp incelemeleri açısından karar verilmesi gereken öncelikli konu ölüm veya zarara uğrama sebebinin dolaşım ve solunumun durmasına neden olan asıl patoloji olup olmadığıdır. Sunduğumuz vaka İstanbul Tabip Odası arşivlerinde retrospektif olarak tıbbi uygulama hatası iddialarını araştırırken bulunmuştur. Lazarus fenomeni spekülatif olarak basına yansıdığı veya tıbbi kötü uygulama hatası iddialarına sebep olduğu zaman herhangi bir tıbbi uygulama kusuru olmasa dahi sorumlu hekimlerin mesleki ünleri için yıkıcı etkileri olmaktadır. Auto-resuscitation or with the common name Lazarus phenomenon is unassisted return of spontaneous circulation after cardiac arrest. Lazarus phenomenon takes a little place in the medical literature. Doctors are reluctant to publish case reports because of apprehension of being sued due to medical malpractice. In the other hand Lazarus phenomenon is a rare and interesting topic for public media. In the forensic point of view, it's important that if a Lazarus phenomenon is connected with medical negligence or not. All "Lasarus" case reports in the literature are informing that a time interval between declaration of death and noticing spontaneous circulation-inhalation from a few second to 33 minutes. Possibly there are no other example of 3 hours time interval between death declaration and noticing auto-resuscitation rather than in our case report.
Kaynak
Adli Tıp BülteniCilt
22Sayı
3Bağlantı
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TWpVNE1qUXlNZz09http://hdl.handle.net/11446/1408