Kolporafi Anteriorda Teknik ve Yaklaşım Tercihleri: Türkiye Değerlendirmesi
Özet
Amaç: Türkiye'de anterior vajinal duvar cerrahisi ile ilgilenen cerrahlar arasındaki anterior kolporafi tekniklerindeki ve yaklaşımlarındaki farklılıkları değerlendirmektir. Yöntemler: Preoperatif muayeneyi, anterior kolporafi tekniğini, operasyon tercihlerini ve postoperatif bakımı değerlendiren anket cerrahlara sunuldu. Direkt olarak, elektronik posta, telefon veya anlık mesajlaşma ile iletişime geçildi. Yirmi sekiz soruluk anketi kullandık. Data analizi yapıldı ve frekanslar hesaplandı. Bulgular: Anketi tamamlayan 116 kişi vardı. Büyük bir kısmını (%87,9) genç jinekologlar oluşturuyordu. Ürologlar çalışma popülasyonunun %9,5'ini oluşturuyordu. Paravajinal defekti değerlendirme oranı %75,9'du ve çoğunlukla rugaların izlenmesi ile değerlendiriliyordu. Transperineal 3D pelvik taban ultrasonografi kullanımı düşüktü (%5,7). Levator ani kas hasarını değerlendirme oranı %46,6 idi. Levator ani kas defekti için transperineal ultrasonografi kullananlar cerrahlar %19'du. Hidrodiseksiyon kullanımı, fasya plikasyonu, fazlalık vajina mukozasının çıkartılması ve sütur tercihleri konusunda farklılıklar mevcuttu. Anterior kolporafi için meş kullanımı nadir (%17,8) olup, çoğunlukla (%12,2) nüks olgularında kullanılıyordu. Paravajinal defekt onarımı yapanlar anketi cevaplayanlar içinde %31,9'du. Üriner kateter genellikle birinci veya ikinci gün çıkartılıyordu. Vajinal tampon genellikle operasyondan 24 saat sonra çıkartılıyordu. Sonuç:Türkiye'deki operatörler arasında anterior vajinal duvar onarımı teknikleri ve yaklaşımları çeşitlilik göstermektedir. Teknikler arasındaki bu farklılıklar en iyi cerrahi teknik konusunda fikir birliği olmadığını düşündürmektedir. Teşhis için kullanılan teknolojinin gelişimi ile birlikte operasyon seçenekleri de değişebilir. Aim: To evaluate the diversity in techniques and approaches for anterior colporrhaphy among operators in Turkey.Methods: A survey evaluating the preoperative examination, technique of anterior colporrhaphy, operation choice and postoperative care was presented to surgeons. We contacted via directly, mail or telephone. We used 28 item questionnaire. Results: Majority (87.9%) was composed of young gynecologists. Urologists composed of the 9.5% of the study population. The rate of paravaginal defect evaluation was 75.9% and mostly by inspection the presence of vaginal rugae. The use of transperineal 3D pelvic floor ultrasonography was low (5.7%). The evaluation of levator ani muscle defect was 46.6%. The usage of the transperineal 3D ultrasonography for levator ani muscle defect was 19 percent of operators. There were diversity in use of hydrodissection, fascial plication, excision of vaginal mucosa and suture choice. Usage of mesh for anterior colporrhaphy was limited (17.8%) and mostly in recurrent cases (12.2%). Paravaginal defect repair rate was 31.9%. The urinary catheter was generally removed one or two day after operation. Vaginal pack usually removed 24 hours after. Conclusion: Several techniques and approaches for anterior vaginal wall repair among operators in Turkey. The variety of techniques suggested that there is no consensus on best surgical technique
Kaynak
Haseki Tıp BülteniCilt
54Sayı
3Bağlantı
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TWpBME9UWXdNQT09http://hdl.handle.net/11446/1632