Hipertansif hastalarda stres ekokardiyografi ile sol ventrikül diyastolik fonksiyon rezervinin değerlendirilmesi
Künye
Tekkeşin, Ahmet İlker. (2010). Hipertansif Hastalarda Stres Ekokardiyografi İle Sol Ventrikül Diyastolik Fonksiyon Rezervinin Değerlendirilmesi. Yayımlanmamış doktora tezi. İstanbul : İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Özet
Giriş: Dinamik egzersiz sırasındaki diyastolik fonksiyon, artmış sempatik aktivasyon, taşikardi, artan önyük ve azalmış sol ventrikül diyastolik doluş zamanı arasındaki kompleks etkileşimlerle belirlenir. Normal ventrikülün egzersize yanıtı, hızlanmış relaksasyon ve buna bağlı olarak artan elastik gevşemedir. İstirahat halinde relaksasyon bozukluğu gösteren sert miyokard, artan kardiyak debi, yükselen kan basıncı ve taşikardiyle oluşan egzersizin hemodinamik stresi altında relaksasyonunu hızlandırmayabilir ve bu durum ventriküler doluş bozukluğunda belirginleşmeye neden olabilir. Sonuç olarak, istirahatte semptomsuz olan hastalarda egzersizle dispne ve çabuk yorulma gibi semptomlar ortaya çıkar.
Amaç: Hipertansif hastaların diyastolik fonksiyon parametrelerinin değerlendirilmesi, bu parametrelerin egzersiz sonrası değişikliklerinin belirlenmesi ve egzersiz öncesi ve sonrası diyastolik fonksiyon parametrelerinin efor kapasitesi ile karşılaştırılmasıdır.
Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda hipertansiyon tanısı olan, 30 ve 70 yaş arası 29’u(% 58) erkek, 21’i (% 42) kadın 50 adet hasta alındı. Normal sinüs ritmi dışında olan, Diabetes Mellitusu olan, koroner arter hastalığı olan, kapak yetmezliği ve kaçağı olan hastalar,protez kapağı olan hastalar ve böbrek yetmezliği olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Tüm hastaların istirahatte ekokardiyografik değerlendirilmesinin ardından, efor sonrası diyastolik fonksiyon parametreleri ölçüldü ve istirahat öncesinde ki verilerle karşılaştırıldı.
Bulgular: Çalışmamızda egzersiz sonrası erken diyastolik akım hızında egzersiz öncesine göre istatiksel anlamlı (0.760.11 m/sn vs 0.910.14 m/sn, p<0.0001) artış gözlenirken, geç diyastolik akım hızı dinlenme ve egzersiz sonrasında benzer bulundu ve istatiksel olarak anlamlı fark gözlenmedi (0.750.14 m/sn vs 0.750.18 m/sn, p=0.77). Mitral diyastolik akım E/A oranı egzersiz sonrasında önemli derecede artmış olarak bulundu (0.990.34 vs 1.340.55,p<0.0001). E/e’ oranı değerlendirildiğinde; hem ortalama değerlerde, hem de lateral ve septal bölgeden yapılan ölçümlerin ayrı ayrı değerlendirilmesi sonucunda, istirahat ve egzersiz sonrası, istatistiksel olarak ileri derecede anlamlı fark olduğu gözlendi ( p=0.0001). ‘Borg indeksi’ ile hastanın istirahatte ölçülen E/e’ değerleri arasında ileri derecede anlamlı ilişki tespit edildi (r=0.285, p=0.008). Benzer şekilde, egzersiz sonrası E/e’ oranı arasında da anlamlı korelasyon vardı (r=0.372, p=0.001).
Sonuç: Bu çalışma, hipertansif hastalarda kısıtlanmış efor kapasitesinin diyastolik fonksiyon bozukluğu ile yakın ilişkili olduğunu göstermiştir. Diyastolik stres testi, sol ventrikül dolum basınçlarının egzersiz sonrası invazif olmayan değelendirilmesinde uygulaması kolay, klinik pratikte yapılabilecek ve prognostik bilgiler verebilecek bir testtir. Çalışmamız, diyastolik stres test ile elde edilen E/e’ oranının, normal ya da hafif derecede diyastolik fonksiyon bozukluğu olan hipertansif hastalarda dispnenin açıklanmasında önemli bir parametre olduğunu göstermiştir. Introduction: Diastolic function which appear in exercise is determined the complex
interaction between increased sympathetic activation, tachycardia, increased
preload and left ventricle diastolic filling time. Normal ventricle’s response to exercise
is quick relaxation, and this results increased elastic relaxation. Stiff myocardium
which shows relaxation failure in rest can not quicken the relaxation under
hemodynamic stress of exercise which appears increased cardiac output, increased
blood pressure and tachycardia. This condition causes marked increase at ventricular
filling pressure. Consequently, the symptoms as dyspnea and tiredness arise with
exercise in asymptomatic patients in rest.
Purpose: To evaluate diastolic function parameters in hypertensive patients, to
determine changes of these parameters after exercise, and the diastolic parameters
before and after exercise comparison with effort capacity.
Material and Method: 50 patients who were hypertensive and between the age of
30 and 70 were included in the study. They consist of 29 men (58%) and 21 women
(%42). Patients who have Diabetes Mellitus, abnormal sinus rhythm, coronary artery
disease, valve failure and regurgitation, prosthetic valve and renal failure were
excluded from the study. After the evaluation of patients echocardiography in rest,
diastolic function parameters were measured after exercise and compared with the
results in rest.
Results: Early diastolic flow rate after exercise was significantly higher than before
exercise (0.76±0.11 m/sn vs 0.91±0.14 m/sn, p<0.0001),whereas there was no
statistically significant differences between late diastolic flow rate after exercise and
before exercise (0.75±0.14 m/sn vs 0.75±0.18 m/sn, p=0.77). Mitral diastolic flow E/A
ratio was found significantly incerased (0.99±0.34 vs 1.34±0.55,p<0.0001). When
compared the E/e’ ratio, both mean values and measurement of lateral and septal
zones showed statistically significant differences between the results of after
exercise and in rest (p=0.0001). Statistically significant relationship was observed
between Borg index and E/e’ values which was measured in rest (r=0.285, p=0.001).
Similarly, significant correlation was found between E/e’ ratio after exercise (r=0.372,
p=0.001).