Koroner arter hastalığının yaygınlığı ve ciddiyeti ile serum asimetrik dimetilarjinin düzeyi arasındaki ilişki
Künye
Can, Fatma. (2012). Koroner Arter Hastalığının Yaygınlığı Ve Ciddiyeti İle Serum Asimetrik Dimetilarjinin Düzeyi Arasındaki İlişki. Yayımlanmamış doktora tezi. İstanbul : İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Özet
Kardiyovasküler hastalıklar (KVH), gelişmiş ülkelerde ölümlerin en sık rastlanılan nedenidir. Koroner kalp hastalığının ve diğer kardiyovasküler hastalıkların gerek sıklığında gerekse ölüm oranlarında azalma sağlanabilmesi için öncelikle kardiyovasküler risk faktörlerinin kontrol altına alınması gerekmektedir. Koroner olayların tümü her zaman geleneksel risk faktörleri olan kişilerde ortaya çıkmamaktadır. Yakın zamanda yapılan çok sayıda çalışmada, serum asimetrik dimetilarjinin (ADMA) düzeyi ile KVH riski arasındaki ilişki araştırılmıştır. Biz çalışmamızda, Akut Koroner Sendrom (AKS), Kararlı Koroner Arter Hastalığı (KKAH) ve anjiyografik olarak normal koroner arterler (NKA) saptanan bireyler arasında serum ADMA düzeylerini karşılaştırmayı, serum ADMA düzeylerinin klasik risk faktörleri arasındaki olası yerini, koroner arter hastalığının yaygınlığı ve ciddiyeti ve serum ADMA seviyesi ile ilişkili olup olmadığını araştırmayı amaçladık.
Çalışmamıza, hastanemiz acil servis veya kardiyoloji polikliniğine başvurup koroner anjiyografisi yapılmış olan 50 adet AKS, 50 adet KKAH ve 50 adet anjiyografik olarak NKA tespit edilen hasta dahil edilmiştir. Hasta ve normal koroner arter grupları arasında demografik özellikler, kardiyovasküler hastalık risk faktörleri, biyokimyasal parametreler, serum ADMA seviyeleri, ultrasonografi ile ölçülen karotis intima kalınlığı (KİMK) ve endotel disfonksiyonu karşılaştırılmış, Gensini skoru ile hesaplanan koroner arter hastalığının yaygınlığı ve şiddeti ile serum ADMA düzeyleri arasındaki ilişki araştırılmıştır.
Serum ADMA düzeyleri AKS ve KKAH grubunda NKA grubuna göre anlamlı derecede yüksek olup, çalışmamız sonucuna göre serum ADMA seviyeleri KAH ciddiyeti ve yaygınlığı bakımından bilgi vermektedir. Yine serum ADMA seviyeleri ile KİMK ve endotel disfonksiyonu arasında saptanan istatistiksel anlamlı ilişki, yüksek serum ADMA düzeylerinin aterosklerozun erken bir belirteci olarak kabul edilen KİMK artışı/endotel disfonksiyonu ve artmış kardiyovasküler hastalık riski ile ilişkili olduğunu düşündürmektedir. Sonuç olarak Koroner Arter Hastalığı olan hastalarda plazma ADMA düzeylerinin yüksek olduğunu ve ADMA’nın KAH için bağımsız bir risk faktörü olduğunu varsayıyoruz. Cardiovascular diseases (CVD) are the most common causes of death in developing countries. In order to be able to reduce the incidence and death rates because of coronary artery disease and other cardiovascular diseases, cardiovascular risk factors should be taken under control. All of coronary events do not always emerge in individuals who have traditional risk factors. In recent studies, the relationship between serum asymmetric dimethylarginine levels (ADMA) and CVD have been investigated. In our study, we have three goals. At first, we compare serum ADMA levels of Acute Coronary Syndrome (ACS), Stabile Coronary Artery Disease (SCAD) and angiographically normal coronary arteries (NCA) individuals. Secondly, we try to discover plasma ADMA levels and the position of the classic risk factors. Finally, the relationship between the prevalence and severity of coronary artery disease and serum ADMA levels has been investigated.
In our study, 50 ACS, 50 SCAD and 50 angiographically NCA, who contacted our emergency service or cardiology clinic and underwent coronary angiography, were included. The sick and normal coronary groups have been compared in accordance with demographic characteristics, cardiovascular risk factors, biochemical parameters, serum ADMA levels, carotid intima thickness (CIMT) and endothelial dysfunction measured by ultrasound, and the relationship between between the prevalence and severity of coronary artery disease and serum ADMA levels have been investigated by using Gensini score,
In our ACS and SCAD groups, serum ADMA levels are significantly higher than NCA group. As the result of our study, serum ADMA levels reveal the severity and extent of CAD. Besides, the statistically significant relationship between serum ADMA levels, CIMT and endothelial dysfunction shows that high serum ADMA levels are correlated as a sign of early atherosclerosis in CIMT increase/ endothelial dysfunction and increased risk of cardiovascular disease. In conclusion, we argue that plasma ADMA levels are high in patients who have coronary artery disease (CAD) and ADMA is an independent risk factor for CAD.