Hastanede yatan erişkin hastalarda gelişen akut böbrek yetmezliği insidansı.
Göster/ Aç
Erişim
info:eu-repo/semantics/embargoedAccessTarih
2011-04-11Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterKünye
Demir, Necla. (2011). Hastanede Yatan Erişkin Hastalarda Gelişen Akut Böbrek Yetmezliği İnsidansı. Yayımlanmamış doktora tezi. İstanbul : İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Özet
Giriş: Akut böbrek yetmezliği (Acute Kidney Injury, AKI) oldukça sık görülen önemli bir klinik problemdir. Hospitalize edilen hastaların %5-7 sinde, yoğun bakım ünitelerine yatırılan hastaların %25-30 unda bu tablo görülür.
Amaç: Bu çalışmada İstanbul Bilim Üniversitesi Avrupa Florence Nightingale Hastanesi Araştırma ve Uygulama Merkezinde (Avrupa FN) yatarak tedavi edilmiş erişkin hastalarda, hastane kaynaklı akut böbrek yetmezliği (H-AKI) sıklığını (insidensini) saptamak, akut böbrek yetmezliğinin etiyolojisi, klinik özellikleri, prognozu ve komplikasyonlarını ortaya koymak amaçlanmıştır.
Yöntem ve Olgular: Bu çalışma 1 Eylül 2009-1 Eylül 2010 tarihleri arasında Avrupa FN hastanesine protokol numarası alarak yatan hastaların dosyalarının incelendiği bir gözlem çalışması şeklinde düzenlenmiştir. Avrupa FN hastanesine yatan her hasta çalışmaya alınmış, ancak 18 yaş altında olanlar, 48 saatten daha kısa süre yatanlar, normal doğum için başvurmuş komplikasyonu olmayan gebeler, terminal dönem ve çoklu organ yetmezliği tablosunda yatırılmış olanlar, hâlihazırda akut böbrek yetmezliği ile yatırılmış olanlar ve 48 saatten uzun yatırılsa da yattığı süre içerisinde biyokimyasal analizi yapılmayanlar çalışma dışında bırakılmıştır. AKI tanımlaması için RIFLE kreatinin kriterleri kullanıldı.
Bulgular: Avrupa FN hastanesinde H-AKI insidansı %7,5 bulundu. Hastaların %52,3 ü kadın, %47,7 si erkekti ve %50 si 70 yaş ve üzerindeydi. AKI nedenlerine bakıldığında %42,9 unda prerenal , %28,6 sında interensek renal, %21,1 inde çoklu etyolojiler saptandı. Akut böbrek hasarı saptanan hastalarda mortalite %23 bulundu. En sık ölüm nedeninin sepsis olduğu ve mortalite ile aralarında anlamlı bir korelasyon olduğu saptandı. Ölen ve ölmeyenler arasında düşük kan basıncının mortaliteyi arttırdığı görüldü.
Sonuç: Sonuç olarak, hastanemizde hastaneden kazanılmış akut böbrek yetmezliği sıklığı kabul edilebilir ölçütlerde olmakla birlikte özellikle yaşlı hastaların yönetiminin daha iyi yapılmasıyla sıklığının azaltılması ve bu grup hastalarda böbrek fonksiyonlarının daha yakından takibi ile zedelenmenin erken döneminde yakalanması mümkün görünmektedir. Background: Acute Kidney Injury (AKI) still seems to be a very common clinical problem. 5-7% of hospitalised patients and 25-30 % of intensive care unit admitted patients are diagnosed with this clinical antity.
Aim: In this study, we aimed to obtain and reveal the incidence of hospital associated AKI (H-AKI), etiology of AKI, clinical features, prognosis and complications in hospitalised adult patients which were attended Istanbul Bilim University Avrupa Florence Nighingale Clinical Research Center.
Method and Cases: This study is designed as an observational way in all adult patients who administered to Avrupa Florence Nightingale Hospital Clinical Research Center between September 09- September 10. All patients who recovered in our hospital were accepted to this observational study; except patients who were under age of 18, hospitalised shorter than 48 hours, pregnant, critically ill suffer from multi-organ failure, already hospitalised because of AKI and had no labratory findings. RIFLE creatinine criterias were used to define AKI.
Findings: The incidence of AKI were found 7,5%. 52,3 % of patients were female, whereas 47,7 % of patients were male and 50% of patients were older than 70. Ethiology of disease were associated with prerenal, intrinsic renal and multi-factorial causes as 42.9, 28.6, 21.1 %, respectively. Mortality was found 23% in patients with acute renal injury. The most important cause of death determined as sepsis which has a significant correlation between mortality. Low arterial blood pressure increased mortality in death patients compared to alive ones.
Conclusion: At the end, in our hospital the incidence of AKI is discovered in an acceptable range, but it seems possible to decrease the incidence with good management of illness especially older people and kidney injury can be obtained earlier with more closely follow-ups of renal functions in this age group of patients.